Amerika’da Sağlık Sigortası

Amerika’da sağlık sigortası deyince, özellikle bizim gibi sigortayı ağırlıklı olarak devletten temin eden vatandaşlarin tüyleri diken diken oluyor. Sizde de öyle oluyor değil mi?

Haklısınız, çünkü  buradaki sistem harbiden çok tuhaf. Bunun 4 sebebi var:

1- Amerika’da sağlık sigortası sadece özel sektör tarafından sağlanıyor.

2- Dolayısıyla ucuz değil.

3- Bununla birlikte her göçmen (veya her Abd vatandaşı) sağlık sigortasına sahip olmak zorunda.

4- Priminizi düzenli ödeyerek sapasağlam bir sigortalı da olsanız, tedaviye ve ilaca, mutlaka para ödüyor olacaksınız (belli bir limite ulaşıncaya kadar).

caps

Çünkü dostum sağlık burada çok pahalı !

Ayağım kırıldı = röntgen+alçı 18000$

Başım döndü arkadaş beni acile bıraktı = röntgen+Mr+tahlil  25000$

Köpek ısırdı = aşı+pansuman+tahlil 12000$

Ciddi bir şey yoktu ama ambulans çağırmışlar. Ayıp olmasın diye hastaneye öyle gittim =

2km yol için ambulans parası 2000$

Dişim ağrıdı ve şişti dayanamadım gidip bir doktora gösterdim =

1600$

Ücretsiz check-up’a gittim kan tahlili yaptılar kolesterol falan =

sadece tahlil 1000$

Bunlar şaka değil, gerçek rakamlar. Ama ne oluyor, sağlık sigortan varsa bu rakamların hepsini ödemiyorsun. Bir kısmını ödeyip kurtuluyorsun.

 

Dilim döndüğünce, aklım erdiğince anlatmaya çalışayım.

 

İlk kısımda koşul ve kuralları, ikinci kısımda da içerik ve detaylarını…

 

Öncelikle peşin peşin yazayım. Sağlık sigortasını hem zorunlu kılan, hem de vatandaşın katkı almasını sağlayan yasayı hazırlayan Başkan Obama’dır. İşte Obamacare dedikleri şey bu. Yani kendisi her türlü küfrü ve övgüyü aynı anda hak ediyor. Derin derin tartışılabilecek bir konu.

(Obamacare ile gelen yasalar, aktif olarak geçerlidir. Trump belki bunları iptal edecek, sitemizi takipte kalmanızı öneririz)

Konuya dönersek ihtimaller şunlar,

1- Bir yerde çalışıyorsunuz ve o şirket sizin sigortanıza katkıda bulunuyor. Ne mutlu size, detaylara bakın ve düşünmeden hemen yazılın. Şirketlerde genelde 2 ay kuralı var, girer girmez hemen sigortaya katkı vermiyorlar. Bu arada sigortanıza destek için gerekli zamanı dolduruncaya kadar kendi işinizi kendiniz görmeniz lazım.

2- Bir yerde çalışıyorsunuz (kayıtlı ekonomiden bahsediyorum), ama o şirket size sağlık sigortası desteği vermiyor, o zaman zamanında başvurursanız size bu desteği Devlet Baba veriyor. Ancak bunun için bazı kurallar var. Mesela yıllık geliriniz belli bir seviyenin altında olması lazım. Atıyorum Tr’den acayip kira ve faiz geliriniz var, devlet yine sizi pas geçebilir. Ya da eşiniz çalışıyor, o size sigorta sağlayabiliyor. Devlet bu durumda yüzünüze bakmaz. Git eşinin şirketinden yaptır der.

3- Henüz iş bulamadınız ya da kayıtsız çalışıyorsunuz, Devlet Baba size gelir getirmediğiniz için, “bu adam ya yan gelip yatıyor ya da zaten babadan zengin” var sayıyor ve size hayırlı işler diliyor. Dolayısıyla sizin kendi kendinize bir şeyler almanız gerekiyor.

Katkı dediğim şey de sigorta primine maddi destek. Yani atıyorum aylık prim 200 dolarsa bunun 150’sini şirket ya da devlet ödüyor.

 

Sigortasızlığın maalesef cezası var…

 

Ayrıca sigortasız olmanın ceza kuralı şu; bir takvim yılı içinde 2 takvim ayından daha uzun bir süre sigortasız kalırsan, bir sonraki yıl yapacağın Vergi Beyanında bu ortaya çıkıyor. Ve takip eden yıl devlet (IRS, vergi dairesi) sana vergi borcu olarak cezayı yazıyor. Bu cezanın bedeli her sene başı yeniden belirleniyor.

Takvim ayi kapsaminda da soyle bir guzellik yapmislar. Herhangi bir takvim ayi icinde 1 gun bile sigortali olursan, o ay icin sigortasizlik cezasi korkusunu o ay icin kafanizdan atabilirsiniz.

Mesela bizim şöyle oldu. Aralık 2015’te geldik. 2015 bitti. 2016 yılı başlayınca, riski aldık, tam 3 ayı boş geçtk. Bu arada ben işe başladım ama sigortama henüz şirket katkısı yoktu. O yüzden tam Nisan’dan başlayan sigorta ile devletin desteğini aldık. 1 Mayıs’ta da şirketimin katkısı devreye girince devletten aldığımız sigortaları iptal ettik.

Burada dikaktınızı çekecektir, biz 3 full ay sigortasız kaldık. Ceza vergisini ödeme durumuyla karşı karşıyayız. Evet, ceza alma riskimiz var, ancak Hardship Exemption konulu ayrı bir form var. Bu formda sigortayı karşılayamayacağınıza dair çeşitli sebepler listelenmiş. Bunlardan bazıları; evimi borçtan dolayı haczedildi, evim yandı, evde şiddet var, ailemde beni geçindiren kişi oldu, ağır rahatsızlık dolayısıyla sağlık masraflarım tavan yaptı, ve tabii ki bizi ilgilendiren gelirim yoktu ve yaşadığım eyalette Medicaid Expansion yoktu.

Medicaid nedir diye sorarsanız, temel olarak Medicaid ABD genelinde bazı zaruri temel durumları kapsayan sosyal devlet sigortası. Yaşlılara, hamilelere, engellilere devlet tarafında sunuluyor. Bu tüm eyaletlerde zorunlu. Bunun bir de ikinci basamağı var, Medicaid Expansion. Bu da maddi durumu yetersiz olanlara Eyalet tarafından verilen sağlık desteği. Yalnız bunu tüm eyaletler kabul etmediği için, bizim yaşadığımız Texas eyaletinde olduğu gibi, Medicaid Expansion yok, gelirim de yok, Sorry diyebiliyorsunuz. Tabii inşallah her şey yazdığımız gibi gider, yoksa burada iki kişi için 1400 dolar gibi bir cezadan bahsediyoruz.

Biz neden böyle durumla karşılaştık onu da kısaca anlatalım, çünkü eminim bu hepiniz için çok önemli bir bilgi olacaktır. Ben ise girdikten sonra, gelir elde ettim ve Healthcare.gov’dan  başvurmaya ve devletten destek almaya hak kazandım. Ancak başvuru tarihim ayın 23’uydu. Dedim tamam gol yemeden hallettik bu işi. Sonra yazılı haber geldi, ayın 15’inden sonraya kalan sağlık sigortası başvuruları ilk ayın 1’inde değil, ondan sonraki ayın 1’inde kapsama girermiş. Yani uzun klafın kısası 23 Şubat başvurusuyla sigortamız 1 Nisan’da başladı. İşte böylesine eğlenceli bir iş Amerika’da bu sağlık sigortası.

Sigorta işlemleri, başvuru, iptal, exemption talepleri dahil olmak üzere, her türlü healthcare.gov sitesinden yapılıyor. Güncel sigorta, iş ve gelir durumunuzu devlete bu portaldan belirtmiş oluyorsunuz. Yukarıdaki koşullara uygunsanız, devlet desteğini de yine size bu site aracılığıyla sağlıyorlar.

Healthcare.gov’dan yani devletten katkı almak için normalde her yıl için belirlenmiş bir tarih aralığı var. Ama tabii ki bunun istisnası var. Eğer yeni göçmenşeniz, çeşitli sebeplerle sağlık sigortanızı kaybetmişseniz ya da eyalet değiştirdiyseniz yılın herhangi bir zamanı kayıt olabiliyorsunuz.

Kayıt olurken, gelirle ilgili size sordukları ilk soru “hane olarak geçen yıl kaç paralık gelir beyan ettiniz”. Bizim durumda geçen sene olmadığı için ikinci soru şöyle geliyor, “bu yıl hane olarak toplam ne kadar gelir getireceğinizi düşünüyorsunuz”. Yani yeni göçmen olarak hakkımızı sorunsuzca alabiliyoruz. Ancak bunu yaparken SSN ve Green Cardınızın olması gerekiyor. Karttaki numarayı ve veriliş tarihini falan sisteme girmeden onay kısmına geçilmiyor.

Bu arada green card elinize geçinceye kadar sağlık sigortası konusu biraz iki arada bir derede kalıyor. Ya Allah’a emanet diyorsunuz, ya medicaid expansion’a başvuruyoruz, ya parasını fazlasıyla verip kendinize sigorta satın alıyorsunuz ya da iş bulmak için canla başla mücadele etmeye devam ediyorsunuz. Bu opsiyonların dışında internette kısa süreli sağlık sigortaları da mevcut ancak biz almadık, alanı da duymadık ya da okumadık.

Ne oldu? Soğudunuz mu Amerika fikrinden? Ama bir dakika lütfen, daha yeni başladık 🙂

 

Şimdi de  içerik ve detaylar kısmını anlatalım.

 

Tamam hayırlı olsun, yolunuzu buldunuz. Atıyorum ya devlet ya da şirket paraya acımadı, size güvendi, katkıyı vermeye razı oldu. Peki ama bu sigortaların içeriği ne? Sigortalardan hangisini seçmek lazım?

 

Kapsama seviyeleri -> Bronze, Silver, Gold, Platinum gibi laflarla anılıyor.

Kapsama alanları -> HMO (sadece sigortanın uygun bulduğu doktorlar) ve PPO (neredeyse bütün doktorlar)

Diğer kritik terimler:

Deductible: Bu bir dolar değeridir. Burada yazan rakam kaçsa, o rakamı siz bir şekilde ödeyinceye kadar, siz her şeyi tedavinin ya da ilacın değeri neyse cepten ödüyor olacaksınız. Sigorta siz o rakamın tamamını ödedikten sonra sizin devamında gelecek olan masraflarınıza ortak olmaya başlayacak.

Copay veya Coinsurance: Deductible’a ulaştınız. Hala hastalığınız ya da tedaviniz devam ediyor. Bu noktadan sonra yapacağınız masraflar ya  sabit bir tarifeyle (copay) ya da belli bir yüzdeyle (coinsurance) size yansıtılıyor olacak. Sigorta poliçelerinde ya copay ya da coinsurance oluyor. Dikkatlice incelemek lazım. Bu ikisi ilaç için ayrı, tedavi için ayrı oluyor.

Out of pocket Maximum: Bu da bir dolar değeri. Bir yıl içerisinde, sigortalının ya da ailesinin ödeyebileceğini en son rakam. Artık bu rakamdan sonrasını komple sigorta şirketi ödüyor.

 

Şimdi bu kadar bilgiden sonra örnek üstünden senaryo irdeleyelim.

Sigortan var. Gold. HMO. Deductible 2000$ / Copay 20$ / Out of Pocket Maximum 4000$

a) Ciddi rahatsızlandın. Hastaneye gittin. Testler, filmler, tedaviler, doktor, ilaç falan. Sana bir fatura geldi, kapı gibi 12000$. Her türlü en fazla 4000$ ödeyeceksin, çünkü bu senin poliçendeki out of pocket maximum. Bu faturanın gerisinin tamamını (8000$) sigorta ödüyor, ayrıca yıl içinde başka tıbbi masrafların olursa yine bunların hepsini sigorta şirketi ödüyor.

b)  Ufak bir rahatsızlık geçirdin. Ama uzun vadede tedavi edilecek bir şey. Gittiğin doktor HMO listesinde ve de normal vizitesi 100$. 2000$’a kadar sürüne sürüne hepsini sen ödüyorsun, sigorta sadece masraflarını kayıt ediyor. Deductible’ı aşınca, cebinden çıkan para 4000$’a varıncaya kadar copay’li ödüyorsun. Doktora artık 100 değil de 20 veriyorsun ve sadece 80’inin sigorta ödüyor. Eğer olur da o sene 4000’i de geçersen kalanını komple sigorta şirketi ödüyor. Gerisi a’da anlattığım gibi.

c) B’deki durumda doktor HMO planı listesine dahildi. Eğer sen kafana göre bir doktora gidersen, deductible’ı geçsen de doktora Copay yapamıyorsunuz. Doktor sana hep 100$ olarak kalıyor.

d) Yıl içinde 2 kere rahatsızlık dolayısıyla doktora gittin. İlaç yazdı, sonra iki seferde iyileştin. Yıl içinde başka bir rahatsızlığın olmadı. Ödediğin toplam rakam deductible’ının altında kaldı. Geçmiş olsun. O sene sigortan “prensip” olarak hiçbir işe yaramadı demek oluyor.

 

Ok, kabaca anlattık gibi duruyor. Peki de bu durumda hangi tip sağlık sigortası daha iyi? Hangisi kötü?

Şimdi burada reçeteyi yazmak imkansız. Bir yerde imkan ve risk yönetimi. Paran vardır, risk almayı sevmezsin kaparsın Platinum sigortayı, ödersin yılda sabit 12000$ sigorta primini. Kafan rahat olur, rüzgara karşı dik yürürsün. Olmadı orta yol, silver alırsın, yılda 8000$ verirsin, aklın sağlıkta kalmaz. Ya da en düşüğünü alırsın hani çok kötü bir şey olursa aileme yük olmayayım gibisinden, yıllık 1500$’a yuvarlanır gidersin. [Tövbe tövbe, ne acayip sistem ya, neler yazdırtıyor adama]

Burada altını tekrar çizelim, bu sistemde kapsamı iyi demek, Deductible’ı ve Out of pocket maximumu düşük olması demek. İyi kapsam da buna paralel olarak daha yüksek prim ödemesi demek.

Benim kişisel görüşüm deductible ve out of pocket maximum arası makas ne kadar dar ise o kadar iyi. Bunun dışında Copay veya coinsurance konusu bu noktada biraz tırt kalıyor. Doktor vizitesine ha 45$ dolar vermişsin ha 20$ vermişsin, çok da düşünülecek bir şey yok.

Uzun lafın kısası, aslında herkesin kararı kendine göre oluyor. Bu işin tek bir doğrusu yok. Bu kararı verirken yaşa, cinsiyete, devam eden tedavilere, mevcut rahatsızlıklara, yaptığın işe ve hatta genetik hastalık geçmişine göre dikkatli bir değerlendirme yapmakta fayda var.

 

Bunların dışında,

Burada ufak tefek nezle gibi şeyler yüzünden ya da gideyim de ilaç yazdırayım gibisinden doktora gitmek diye bir kavram olmadığını peşinen bilin. Çünkü sağlık kurumları (illa hastane olması lazım değil, bu bir klinik ya da muayenehane de olabilir) maalesef hastalara acımıyor, faturaları yapıştırıyor.

Tabii hatırlatmakta fayda var, burada tüm ilaçlar gayet uygun fiyatlarla halka açık bir şekilde 24 saat satılıyor. Bununla birlikte 2 çeşit ilaç asla ve asla reçetesiz satılmıyor: 1- Antibiyotik 2- Antidepresan. Onun dışındaki tüm ilaçları eczaneli marketlerde koka-kola alır gibi alabiliyorsunuz. Eğer bu iki ilacı almadan kendi kendinize doktorluk edebiliyorsanız ne mutlu size. Ya da en kötü Türkiye’den tedarikli gelin.

Tabii, arada olabilecek kaza ve ciddi rahatsızlıklar durumlarında akıllıca davranmak gerektiğini de aklımızdan çıkarmayalım.

1- Ambulanslık bir durum yoksa, her türlü kendi ulaşımınızı kendinizce çözün.

2- ER denilen hastane acillerine gitmeden önce “sabahı bekleyebilir miyim?” diye 5 kere düşünün.

3- Ambulansa binip ER’a giderseniz harbi geçmiş olsun, ekonomik olarak toparlanması hiç kolay olmayacaktır (ama Allah korusun, hayat bu…).

Geçenlerde bizim sigorta şirketi bize itina ile hazırlanmış bir mektup gönderdi. İçinde sadece şu yazıyordu: Acil durumlarda ER’a değil Urgent Care’e gitmeye çalışın. Araştırdım bu Urgent Care diye bilinen yerler ER kadar pahalı olmayan ama normal muayenehane gibi sizi bekletmeyen hızlıca tedavi eden, böyle arada kalmış güzel bir sağlık kurumuymuş. Bir bildikleri var herhalde ki böyle bir mektup gönderdiler…

 

Bizim sigorta demişken, bizde tam olarak ne var onu da yazalım, kabaca bir fikriniz olsun.

Daha önce anlattığım gibi bizim sigorta şuanda benim çalıştığım şirket tarafından destekli. İşimde 2 ayımı doldurdum, eşimle evlilik cüzdanımızı konsoloslukta İngilizceleştirdik (Aklınız durur, bizim evlilik cüzdanlarında ana dil Fransızca ve Türkçe). Belgeyi sigorta şirketine faksladık. İnternetten sigorta tipini seçtik ve dedikleri tarihte bizim sigorta başladı. Bu arada o başlangıç tarihinden evvel bize gerekli kartları ve iletişimleri mektup yoluyla yaptılar. Aylık ödediğim para kendim+eşim ayda 150$.

Ödediğiniz prim şirketten şirkete göre değişir. Mesela aynı sigorta şirketinin, aynı sigorta planına başka bir şirket ayda 400$ ödetebilir. Ben yüzbinlerce kişinin çalıştığı ultra mega büyük bir şirketteyim. Bize şirketin yaptığı katkının ayda 750$ olduğu söylendi ama açıkçası ben pek inanmıyorum. Adamların sonuçta toplu bir sözleşmesi var, sigorta şirketi de bunlara uygun bir fiyat çekmiştir. Benim şirket de bize ayak yapıyor, biz sizi çok seviyoruz, ayda 750$ hibe ediyoruz. Var mı böyle bir dünya? 🙂 Neyse her türlü Allah razı olsun, şimdilik bu sigortadan devam ediyoruz.

Bir de unutmadan güncel sigortamızın kapsamını da paylaşayım.

1

2

Son bir bilgi, hani Türkiye’de özel sağlık sigortaları diş doktorunu kapsamaz ya, ABD’de bunun yanına bir de göz doktorunu ekleyin. Göz doktoru sağlık sigortasından ayrı olarak Göz Poliçesi diye ayrıca satılıyor. Yani komple bir sigorta istiyorsanız Sağlık+Göz+Diş şeklinde 3 poliçe ve 3 prim ödemeniz gerekiyor. Bunların da ayrıca kendine göre deductible, copay falan gibisinden detayları gidiyor da gidiyor.

 

Sonuç olarak,

ilk başta bize de bunların hepsi çok saçma ve çok yabancıydı. Ama zamanla alışıyor insan. Ayırca etraftaki eş dost da mutlaka yapıcı ve öğretici fikirler veriyor. Her şey çok güzel olacak diye inandık, gerçekten şimdilik güzel gidiyor.

 

Allah A’dan Z’ye hepimize sağlıklı ve huzurlu uzun ömürler versin. Gerisi her türlü hallolur.

 

Anlatmaya çalıştık. Sorularınız olur mutlaka, bekliyoruz.

74 thoughts on “Amerika’da Sağlık Sigortası”

  1. İlaçlar konusunda bir düzeltme yapmak istiyorum. Reçetesiz satılan ilaçlar genelde “semptomatik” tedaviler için olanlar. Yani ateş düşürücü, ağrı kesici, alerji ilacı, kabızlık-ishal ilacı, bulantı ilacı, grip ilacı gibi. Gerçekten bir hastalığı tedavi etmek için kullanılan tansiyon-tiroid-solunum ilaçları, antibiyotikler, psikiyatrik ilaçlar gibi şeyler her zaman reçete ile satılıyor. Grip, soğuk algınlığı, mevsim alerjisi, ishal, basit bulantı gibi durumlarda çok ucuza satılan reçetesiz ilaçlar ile sorunu kendin çözebilirsin.

    Diğer bir konu, biz ailece Türkiye’de de özel sağlık sigortasına sahibiz ve neredeyse her zaman sadece özel hastanelere gidiyoruz. Buradaki sigorta limiti (ayaktan, ilaç, tetkik limitleri gibi) kavramı orada da var mı? Yani sağlık harcamaları belli bir tutarı aşınca hiçbir şeyi ödememe durumu var mı? Eğer ki yoksa bizdeki ve ABD’deki sistem bu yönüyle tam tersi olmuş oluyor: ABD’de küçük harcamaları ödemiyor, bizde ise büyük harcamaları ödemiyor.

    Benim çalışmayı planladığım kurum en “kapsamlı” sigortalardan birini yapıyor, çalışanı %100 karşılıyor ancak ailesi için (eş ve çocuk) aylık 500 USD gibi bir rakam istiyor.

    1. Merhabalar Kenan,
      Konuya hakim bir uzman olarak özellikle ilaçların detaylandırılmasıyla ilgili yaptığın katkı için teşekkür ederiz. Bizimkisi yazıda aktardığım gibi, dilimizin döndüğünce bir anlatım.
      Normalde sigortaların üst limiti diye bir şey yok gibi görünüyor. Ancak sözleşmenin alt notlarına bakınca, “restrictions may apply” yazıyor. Bununsa ne olduğu, detayının nerde yazdığı belli değil. Büyük ihtimalle case by case olarak kişilerin önüne engeller veya limitler tanımlıyor olabilirler. Allah düşürmesin diyelim.

  2. Merhaba.

    Çok bilgilendirici bir yaz. 3 ilave sorum olacak;

    1. Nisan-Mayıs arasındaki sigortanızı healthcare.gov sitesini kullanarak ve “Special Enrollment Period” kapsamında mı aldınız ?

    2. Bu kayıt esnasında 2016 tahmini gelirimizi mi beyan etmemiz gerekiyor ? (Biz Temmuz’da geleceğimiz için durum biraz karışık. 6 ay Türkiye, 6 ay ABD ?)

    3. Healtcare.gov üzerinden kayıt işlemleri esnasındaki püf noktaları nelerdir ve SSN gelir gelmez bu sigorta yapılabilir mi / yaptırılmalı mı ?

    Teşekkürler

    1. Merhabalar,
      1- Bahsettiğiniz gibi normalde her yıl sağlık sigortasına kaydolmak için belirlenmiş bir tarih aralığı var. Ancak bunun istisnası var. Eğer yeni göçmenseniz, çeşitli sebeplerle sağlık sigortanızı kaybetmişseniz ya da eyalet değiştirdiyseniz yılın herhangi bir zamanı kayıt olabiliyorsunuz.
      2- Size sordukları ilk soru “hane olarak geçen yıl kaç paralık gelir beyan ettiniz”. Bizim durumda geçen sene olmadığı için ikinci soru şöyle geliyor, “bu yıl hane olarak toplam ne kadar gelir getireceğinizi düşünüyorsunuz”. Dolayısıyla Tr’deki gelirler bu sistemde önem taşımıyor.
      3- Aslında sadece SSN değil yeşil kartın da elinizde olması lazım. Çünkü devlet eğer yasal göçmenseniz size sağlık sigortası hakkı, zorunluluğu ve katkısı sunuyor. Burada püf nokta, güncel durumunuzu yazarken olabildiğince şeffaf olmak, durumunuz neyse onu aynen yazmak. Çünkü burada en önemli şey beyanda doğruluk. Komik şekilde bir çok şeyde devlet ve kurumlar sözünüze güveniyor.

  3. Merhaba,

    Belki de sigorta için internette bulduğum en detaylı yazıydı. Paylaştığınız için teşekkür ederim.
    Diyelim ki yeni giriş yaptık ve o sıra başımıza bir kaza geldi ayağımızı kırdık. Daha ne SSN, ne sağlık sigortası var. 🙂
    Ücret 18K$ çıkıyor . Bu durumda kırık ayak ile uçağa binip TR’ye gelip SSK ile ayağı alçıya almak daha ucuza geliyor haksız mıyım? Yani SSN gelmeden özel sağlık sigortası yaptıramıyoruz sanırım ve o sürede başımıza bir şey gelirse ne yapmamız gerekiyor?

    1. Merhabalar,
      Okuduğunuz için biz teşekkür ederiz.
      İnternette “health insurance for new immigrants” diye bir şeyler satıyorlar. Çok kere baktık, satın almayı da düşündük ama nedensen ya güvenemedik ya da ne gerek var dedik 🙂 Bunun dışında gerçekten başka da yapacak bir şey yok. Bu sürede motorsiklete binmeyin, havuza, denize girmeyin, güneş altında kalmayın, çok kalın ya da çok ince giyinmeyin 🙂

      1. 🙂 güzelmiş bu teşekkürler
        şimdi aklıma geldi TR’deki özel sağlık sigortamızın yurtdışı poliçesini orada da bu dönemde kullanabiliriz sanırım

        1. Tr’deki özel sağlık sigortaları burada bir göçmen olarak yaşarken sizlerin masraflarını karşılamayı reddedebilir diye bir bilgi almıştım. Sigorta şirketinizle bir görüşün isterseniz.

  4. Merhaba,
    Sağlık sigortası sistemi ile ilgili bulabildiğim en detaylı yazıydı. Paylaştığınız için çok teşekkürler.
    Biz de eşimle birlikte ağustos ayı gibi geleceğiz, ancak bizim durumumuz biraz karışık. Eşim şu anda hamile, Ekim ayı sonu gibi inşallah doğum gerçekleşecek. Türkiye’deki sağlık sigortaları ilk sene doğumla ilgili harcamaları karşılamıyor, orada da öyle bir durum var mı? Yeşil kart ve SSN geldikten sonra sigorta yaptırabiliyorsak, ilk seneyi geçtim, bir aksilik olmazsa ilk ay sonunda hastane harcamaları olacak 🙁 Bu durumda sigortadan faydalanabilecek miyiz?
    Healthcare.gov adresinde yaptığım hızlıca bir inceleme sonucunda aylık gelirimiz belli bir limitin altında ise doğum gibi konulardan ücretsiz faydalanabileceğimiz algılıyorum, yanılıyor muyum? Bu gelir konusu da biraz karışık.. Türkiye’den bir miktar faiz gelirimiz olacak ve hem eşimin hem benim (bir kaç ay home office çalışacağım, eşim de ilk etapda doğum izninde olacak) maaşlarımız bir süre daha yatırılacak. Bu durumda healthcare.gov’dan başvuru yaparken bu gelirleri beyan edecek miyiz? Bu durumda gelirimiz limitlerin üzerinde kalır ise primlerimizin yükselmesinden ya da bedava veya çok ucuza sağlık hizmeti alamamaktan endişeleniyoruz.
    Kısacası gelmeden önce kafamızdaki en büyük soru işareti bu sağlık sistemi ile ilgili. Sis perdesini bir miktar araladığınız için tekrar teşekkürler. Yukarıda da bir çok soru sıraladım 🙂 yardımcı olabilirseniz çok mutlu oluruz 🙂
    Sevgiler

    1. Oncelikle cifte hayirli olsun. Saglikli olur her sey sizing icin insallah.

      Bahsettiginiz programin adi Medicaid. Varligi ve katki orani eyaletten eyalete gore degisiyor. Gideceginiz eyalette hic olmayabilir…

      Burada gelir beyani en onemli etken. Yurt ici yurt disi demeden tam geliriniz neyse onu yazmaniz gerekiyor olacak.

      Konuyla ilgili endisenizi anliyorum ancak daha derin arastirirsaniz aklinizda kalan tum sorualara cevap bulabilirsiniz. Internette her turlu soruya genellikle cevap var. Onun disinda 800’lu numaralari arayip daha da detayli bilgi alabilirsiniz.

      1. Preexisting condition’dan (hamilelik gibi) dolayi sigorta yapmayi reddedemezler. O yuzden hemen sigorta alirsaniz ve sigorta hamilelik ile ilgili masraflari normalde ne kadar karsiliyorsa o kadar karsilar. Hala var mi bilmiyorum ama daha ucuz olsun diye hamileligi katmayan sigortalar vardi eskiden (15-20 sene once), dikkat edin hamileligi exclude etmesin aldiginiz sigorta.

  5. Merhaba bir de önereceğiniz sağlık sigortası firması var mı? Mesela, Agile Health Insurance ve Blue Cross nasıl? Ayrıca, network olayı da varmış. Yani networku daha geniş sağlık sigortası firmaları daha iyi olmaz mı? Mesela başka bir eyalete tatile gittiğimizde bir şey olursa oradaki bir hastaneye gitme durumunda fazla para ödemek zorunda kalmamak için soruyorum. Bilgileriniz için çok teşekkürler.

    1. Merhabalar ,
      Network diye bahsettiğimiz olayı aslında HMO ve PPO diye anlatmaya çalıştığım konu. En iyi doktor, sizin sigortanızın uygun bulduğu doktordur gibi bir durum var. Eminim ki ulusal seviyede hizmet veren büyük bir sigorta şirketi sizi hiçbir eyallette doktorsuz bırakmaz. Firma olarak tavsiye etmek kolay değil. Fiyatlar, kapsamlar, şirketlerin size sunacağı markalar ve hatta eyaletinizde hizmet verip vermemesi önemli kıstaslar. Bunu gelince elinizdeki seçenekler içinden kendiniz ayıklamanız gerekecek.
      Takibiniz ve güzel sorunuz için teşekkür ederiz.

  6. Bebekli aileler için sağlık giderleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Malum bebekler sıkça ateşlenir, aşı takvimi takip etmek gerekir. Yukarıdakilerden anladığım kadarıyla bunun gibi basit konular için bile binlerce dolar harcama yapmak mı gerekiyor?

    1. Merhabalar, kaygılanmakta haklısınız. Ancak sağlık sigortası bu yüzden var. Doktor seyahatleriniz bol olacağını şimdiden bildiginiz üzere sigorta kapsamını ona göre seçersiniz. Ya da çok güvendiğiniz bir Türk çocuk doktoru varsa telefonunu hiç eksik etmeyeceksiniz.

  7. Merhaba,
    ben 2016 haziran’da geldim NJ’ye. Kartlarım yeni geldi, hazır gelmişken sağlık sigortası da yapayım dedim. “Eligible for a tax credit, but we need more information from you.” sonucu çıktı ve benden gelirimle ilgili belge yüklemem isteniyor. İyi de ben daha yeni geldim, gelirim “0” dedim. Acaba yanlış birşeyler mi yaptım da böyle bir sonuç oluştu?

    1. Sizden ek belge istiyorlar. Hepsi bu. İnternetten veya musteri hizmetlerinden ne istediklerine dair bilgi talep edebilirsiniz.

      1. Merhaba, benim öğrenmek istediğim şu, oğlumu yaz aylarında haziran dan ekim ayına kadar toplamda 4 aylığına Work and Travel proğramı için Amerikaya göndereceğim, oğlum öğrenci, Amerikada kalacağı bu 4 aylık süre içerisinde sağlık siğortası yaptırmam gerekiyormu, ayrıca 4 aylık sağlık siğortası yapanlar varmı, bu sağlık siğortasının herşeyi kapsamasını istiyorum, bu bize kaç dolara mal olur, öte yandan amerikada gecerli olmak üzere türkiyede bu sağlık siğortasını yapan siğorta şirketleri varmı, bilğilendiriseniz . çok memnun olurum saygılar sevgiler.

        1. Burada gecici sureli saglik sigortasi yapan firmalar var. Ne kadar ise yaradigini tam olarak bilemiyoruz. Ornegin insubuy.com sitesine bakabilirsiniz. Turkiye’deki ozel saglik sigortalarinin da yurt disinda gecerli planlari var. Ornegin Turkiye’de Allianz sigortayi arayip fiyat teklifi alabilirsiniz.

        2. 2009 – 2014 arasında 6 kere work and travel yaptım ve bu tecrübe sonucunda belirtmek isterim ki;

          Work and Travel programı bir exchange programıdır fakat ki gelen oğrenciler direk yazlık işçi modunda oldugu için SSN numarasından gecici sigortasına kadar hepsi yapılır. Hatta sigorta bedelini kayıt oldugunuz firma sizden alacaktır. bu fiyat 15$ ile 35$ arasında birseydi.

          AMa ki ne olursa olsun work and travel yaparken mecbur olmadıkca hastanelere gitmemeye bakın, neden derseniz?
          Ornek 1) Bir arkadasımızın fıstık alerjisi vardı ve sadece bir biskuvi yemesi sonucu cocuk kabarmaya basladı. Bi CVS(eczanenin amerikadaki adı) ten alerji hapı vs almak yerine bu arkadasımızı apar topar ambulans ile acile götürdüler. tabi aylar sonra eve gelen fatura kabarık. Hatırladıgım sey sadece alerji için yapılan iğnenin fiyatı $750 civarındaydı… Ambulans haric.

          Ornek 2) Bİr arkadasımız işten eve giderken yorgunluktan bisikletin uzerinde uyuya kalıyor ve kızcagız duran arabaya carpması sonucu kolunu kanlı bir sekilde kırıyor. Olay yerine ambulans vs geliyor kızı direk alıp ameliyata goturuyorlar tabi normal olarak. Sonrasında program bitiyor Turkiyeye donuyor vs. aylar geciyor bi fatura $12.000 civarı birseydi.

          Bunun gibi o kadar cok ornek var ki, en komiği bi arkadasımız ciddi anlamda grip oluyor işe gidemicek halde evde yatarken yan odadan annesini cağırır gibi 911 i arayıp ambulans cagırıyor ambulans geliyor cocugun ısrarı uzerine ER ye götürülüyor bi iğne bi serum diye hatırlıyorum sonra cocuk evine dönüyor. Türkiyeye döndügünde programa harcadıgı paranın 4-5 katı bi fatura geliyor.

          Bunları dusunerekten dikkat edin.Kendinizi cok yoracak kimyasala temizlik malzemelerine kızgın yağa ocağa vs dokunulcak tehlikeli işlerden uzak durun. Work and Travel yaparken büyük kurumsal sirketlerde iş bakın, bu tarz sirketler daha profesyoneldir. hasta oldugunuzda sizleri direk hastaneye kadar götürme durumları olur. SSN numaranızın yapılandırılmasından hastane bakımınıza kadar herseyi bilirler ve yardımcı olurlar. Work and Travel icin DOgu yakası daha avantajlıdır daha fazla ogrenci gider daha iyi bilinir. Ben Wildwood, NJ de Moreys Piers denen bi eğlence parkında calıstım 6 sene. Hala derim Tanrı onları korusun =D cok faydaları oldu. Bir keresinde evde kızgın yağda lokma yapıyordum yağa su karıstı tüm suratıma kollarıma dogru patladı. Sabahına işe gittiğimde beni yara bere icinde gören süpervisorum 1 hafta boyunca bıkmadan usanmadan first aidi bana açarak pansuman yapmıstı.Hemde ucretsiz. Ayrıca Bu tarz buyuk firmalar siz hasta oldugunuzda recruiting office calısanları sizlere nerelere nasıl gideceginizi anlatırlar. Nede olsa her sene yuzlerce work and travel ogrencisi calıstırıyorlar.

          Yardımcı olabildiysem Ne Mutlu,
          Sağlıcakla Kalın.
          Burak.

          1. Katki ve gorusleriniz icin tesekkur ederim. Eminim okuyup faydalanacaklar olacaktir. 6 kere W&T’ye gidip gelmek buyuk olay. Abd’yi cok seviyor olmalisiniz 🙂

  8. Merhaba,
    Hepsini anlamasam da, sağlık sigortası ile ilgili en bilgilendirici kaynak olmuş. Elinize sağlık.

    Yukarında Orkun bey’ın sorunu görünce, o kapsamda kafama takılan bir konuyu sormak istedim
    Cevabı doğru alabilmek icin öncelikle mevcut durumu açıklıkla ifade etmeye çalışacağım.
    Ben ve eşim Dv`16 talihlisiyiz. Işlemleri bitirdik. Ocak.2016’dan itibaren permanent resident’iz
    Henüz USA`de istediğimiz gibi bir iş bulamadığımız için taşınamadık, sadece arada iki kez git gel yaptık.

    Bu geçtiğimiz süre içinde, ne zaman taşınacağımız belli olmadığı için zorunlu sağlık sigortası veya yıl sonu vergi beyanı gibi işlemler yapmadık. Bir gidişimizde bankadan iyi bir gelir beyanı ile kk`ı aldım, Kredi score’u biriksin diye ara ara kullanıyorum. ( Bonus soru: burada kaçırdığımız bir tarih veya vergi beyanı zorundalığı var mı?)

    Simdi eşim hamile ve Şubat`17 de USA`de doğum yapmak üzere gideceğiz. Türkiye`deki mevcut işlerimizden istifa etmeden doğuma geleceğimiz icin, biraz gelirimiz ve cebimizde az da olsa paramız olmuş olacak.
    Bu durumda, doğum için medicaid başvurusu yaparken, sonuçta ABD’de doğuma yeterli bir gelirimizin olmadığını belirtmek doğru sayılmaz mı?

    Teşekkürler

    1. Sorununz icin tesekkurler. Oncelikle aktarayim, tamamen tasinmadan is bulmaniz pek kolay degil (ozellikle Turk tanidiginiz yoksa). Vergi beyani her yil Nisan ayina kadar yapilabiliyor. Her yil bir onceki yil icin olan gelrilere beyan yapiliyor. Verdiginiz tarihlere gore su ana kadar kacirdiginiz bir sey yok. Medicaid konusunda da basvuru sirasinda mevcut gelirlerinizi aktarmaniz gerekecek ve degerlendirme sonucunda devlet sigortaniza destek olacak ya da olmayacak. Bu kistaslarin ne oldugunu tam bilmiyorum, internetten healthcare.gov sitesinden detayli bilgi edinebilirsiniz.

  9. Mehmet bey merhaba .. ben ve esim dogum icin abdye gitmek istiyoruz .. dogum ücretlerinin çok pahalı olduğunu bildiğimiz için bu soruyu soruyoruz. Acaba dogum olayıni kapsayan sigorta varmidir? Seyahat amaçlı abdye gidicez diye vize aldık..saglik sigortası nasıl yaptrabilirim… teşekkürler bilginize

    1. Turist vizesiyle burada yaptirabileceginiz sigorta yok diye biliyorum. Google’a `amerikada dogum` yazip aratirsaniz bu isle ilgilenen sirketlerden fikir hatta hizmet de alabilirsiniz.

Comments are closed.