Amerika’da Hayat Kurma

Herkese merhabalar! Sıradaki konumuz Amerika’da hayat kurma !

Houston’a geleli 45 gün oluyor. Ve şuan itibariyle hayatımızı kuracak bir çok şeyi halletmiş bulunuyoruz.

Bildiğiniz üzere buraya gelmeden önce bir çok konuda detaylı araştırmalar yapmıştık. İlk günden bu yana işlerimizi halletmek için online olarak site site gezerken, bir yandan da sokaklarda dükkan dükkan gezmek durumunda kaldık. Sonuç olarak geldiğimiz nokta, artık bu yeni hayata hazırız! Şimdi bu sayfada bu yaptığımız şeylerin neler olduğunu ve nasıl olduğunu sizlerle de paylaşalım.

Bu sayfada birazdan okuyacağınız bir çok şeyi çılgın gibi merak ettiğinizi biliyorum, çünkü bundan 3 ay önce ben de aynı o haldeydim. Kafamdaki deli sorulara cevap ararken danışmak için forum forum gezip, site site terms&conditions okuyup durdum. Hepimize Allah sabır versin diyor, yine başlıkları sırayla diziyorum.

Not. Amerika’da hayat kurma konusunda aşağıda yazdıklarım kişisel deneyimlerimize dayanıyor. Durumlar, bilgiler, rakamlar Houston şehrinde karşılaştıklarımızdır. Dolayısıyla farklı deneyim ve görüşleri olanlar olabilir. Bazı noktalarda özellikle şans faktörü de etken olmuş olabilir. Okurken lütfen bunları kesin doğrular olarak almayın. Zamanla bilgiler geçerliliğini yitirebilir. Mutlaka ama mutlaka interneti çok iyi kullanın.

1- Cep telefonu hattı

Geldiğimiz ilk günden beri beni mutsuz eden bir konu bu. Nerede yaşayacağımızı bilmediğimiz için en baba çeken markalar içinden seçim yapalım dedik. Burada iyi çekme demek, daha ağır faturalar demek. Bu baba markalar, At&T, T-mobile. İkinci seviye markalar ise Sprint ve Verizon. Bunun dışında onlarca marka, yüzlerce paket var. Biz gülü seven dikenine katlanır dedik T-mobile şirketinden hat aldık. Özellikle kalabalık aileler için çok avantajlı olmasıyla birlikte herhangi bir taahhüt verme durumu yok. İstediğin zaman gireriz sonra da gerekirse numara taşırız dedik. Eğer kalacağınız yerin adresini net bir şekilde biliyorsanız, o noktada hangi şirketin çektiğini görmek için cep telefonunuza OpenSignal isimli aplikasyonu yukleyip gerekli kontrolleri yapabilirsiniz. Ayrıca hangi şirket daha iyidir gibisinden bir çalışmayı da bu linkten bulabilirsiniz. Bu arada mutsuzluğumun sebebini söyleyeyim, 1- Sim kartı için bile hat başına 15 dolar uçtu gitti hava parası verdik 2- Servisin kendisi çok pahalı, hele TR ile kıyaslayınca insan sinirleniyor 3- En iyi firmalar bile çekim olarak tırt 4- Aylık gelen faturalardaki açıklamalar o kadar muallak ki her ay arayıp, bu masraf nedir buna niye böyle bir borç yazdınız diye sormak zorunda kalıyorum. Yine de alternatif araştırıyorum ve her an numaramı başka şirkete taşıyabilirim.

Hat nasıl açılır diye sorarsanız, ilgili markanın dükkanına gidip, merhaba ben hat alacağım telefonum “locked” değil ve şu şu tarife istiyorum derseniz hemen işleme başlıyorlar. Dolayısıyla karar vermeden önce tüm detayları internette netleştirmenizi tavsiye ederim. Hat siz daha dükkandan çıkmadan açılıyor. Bunun dışında genelde numara seçme imkanı biraz zayıf. Ne gelirse o oluyor gibi. Ama yine de şansınızı deneyebilirsiniz. Satıcı düzgün bir tipse size yardımcı olmaya çalışır. Ancak genelde burada kimse Türkler gibi kıvrak zekalı değil, yani bu konuda sizi yorabilirler ve de yine de sonuç değişmeyebilir. Yine aynı sebepten istediğiniz tarifeyi bilerek gidin ddiyorum, çünkü bana tarifelerinizi anlatır mısın derseniz işiniz pek kolay olmaz. Son olarak yanınızda nakit ve pasaport götürmeniz yeterli. Çünkü kredi geçmişi olmadığı için depozito isteteyebilirler.

2- Araba satın alma

Bu konuyla ilgili detaylı bir yazılarımız mevcut. Sizi bu sayfalara davet ediyorum. Link 1 Link 2

3- Social Security Number

Kısa adıyla SSN, çok ama çok önemli. Bu bizim hem TC kimlik gibi hem de vergi kimlik numarasının kombinasyonu gibi bir şey. Bir şeylere başvururken, hesap açarken ya da kredi kartı başvurusu yaparken, işe girerken hatta bazen işe başvururken bile verilmesi gereken bir numara. Bu numara kağıttan bir kartta yazılıdır. Ülkeye girşi yaptığınızda havalimanında verdiğiniz adrese otomatik olarak gönderilir. En fazla 2 hafta içinde size ulaşır. Kapalı bir zarfın içinde gelir ve zarfı açar açmaz kartın üstündeki imza kısmını imzalanması gerekir. Gönderimi için herhangi bir işlem yapmanıza gerek yoktur. Ancak olur da elinize ulaşmazsa en yakın SSN Bürosuna gidip akıbet kontrolü yaptırabilirsiniz.

Dikkat! Dikkat! Kartın üstündeki numara çok önemlidir, kişiseldir ve sadece size aittir. Ulu orta numaranızı dillendirmeyin, kartı etrafta bırakmayın, güvenmediğiniz kişi ve web sitelerine vermeyin. Numaranın çalınma durumu oluyormuş, adınıza işlemler yapıp başınızı derde sokuyorlarmış. Allah göstermesin. Tavsiyemiz, numarayı ezberleyin, kartı da lazım olmadıkça evinizden çıkartmayın. Çalınma riskine karşı özellikle ve özellikle yanınızda taşımayın.

SSN (Social Security Number) Kartı

4- Banka hesabı açma

SSN numarnızı ilk kullanacağız yer burası olacak. Banka hesabı açmak için bütün bankalarda pasaport+SSN yeterli (nadir de olsa SSNsiz hesap açan bankalar varmış diye duyduk). En çok şubesi olan bankalar Bank of America, Wells Fargo, Capital One ve Chase. Normal banka hesabına burada Checkings Account deniyor. Savings ise vadeli olan hesap türü (faiz muhabbeti). Biz Bank of America, Capital One ve Chase ile çalışıyoruz. Hepsi de gayet iyi. Tavsiye ederiz.Tüm bankalar bir şekilde hesap işletim ücreti alıyor. Ancak istisna durumları var. Bazı bankalar aylık ortalama bakiyesi bazısı günlük ortalama bakiyesi olarak “hesaptaki para şu kadardan az olursa ücret alırım” diyor. Ayrıca maaş hesabı bağlatma masraftan kurtarmanın en garanti yolu. Bu masrafı hem vadeliden hem de vadesizden ayrı ayrı alıyorlar.  Bunların detayları internette çok net bir şekilde yazıyor. Gol yememek için iyi araştırmak faydalı olur. Bu büyük bankalar haricinde bölgesel bankalardan da faydalanabilirsiniz. Maksat para güvende olsun, bir de masraf işletmesinler bana. Son olarak bir de bazı bankların yönlendirme kampanyaları oluyor. Mesela sen bir arkadaşa tavsiye edersen, banka sana da bana da havadan para hediye ediyor gibisinden şeyler var. Aklınızda olsun 🙂

5- Kredi Kartı ve Kredi Skoru Konuları

Kredi kartı burada hiç lüzumlu bir şey değil (1-taksit imkanı yok.2-kredi skoru için kredi kartını az kullanmak lazım) Ancak Amerika’da hayat kurmak için kredi skoru yapmak son derece önemli ve bunun en iyi yollarından biri de kredi kartı sahibi olmaktan geçiyor. Kredi skoru ise sizin kredibiliteniz. Bir finansal kuruma SSN numaranızı verdiğinizde sizin maddi olarak ne kadar düzgün olduğunuzu buradan gözlemleyip sizi ona göre değerlendiriyor. Bir gün krediyle araba ya da ev almak isterseniz credit score’unuza bakacaklar. İyi score düşük faiz demek. Kötü score yüksek faiz demek. Yeri gelir hatta kredi bile vermeyebilirler. Bu kredi skorunu oluşturmak için en etkili yol, bir kredi kartı sahibi olmak. Bir kredi kartı alır ve bunu 6 ay boyunca limitini dibine kadar kullanmadan ve ödemeleri zamanında yaparak kullanırsanız manalı bir skorunuz oluşmaya başlar. Yalnız şöyle ufak bir detay var, geliriniz olmadan size bankalar genelde kredi kartı vermiyor. Yani önce iş, sonra kart, sonra kredi skoru… Allah kolaylık versin. Zor işler valla. Bakalım biz ne yapacağız 🙂

EK1: Konuyla ilgili sonradan yazdıklarım bu sayfadadır.

EK2: Credit score nedir konulu Amerika kaynaklı bir link.

6- Sağlık sigortası

Sağlık sigortası konusu biraz ciddi. Obama Başkan’ın çıkarttığı yasayla, ABD’de yaşayan herkesin öyle ya da böyle sağlık sigortası olması lazım. Sağlık burada her türlü özel sektörde. Devlet kimseye öyle bizdeki gibi hastanelerinde bakmıyor, hoş artık bizim devlet hastaneleri de ufak ufak vatandaşı yoluyor oldu ama burada durum karşılaştırabilir gibi değil. Sigortasız bir vatandaş kazayla kolunu kırarsa bir daha ömür boyu iki yakasını bir araya getiremiyor diye anlatılan hikayeler var. Sağlık hizmeti o kadar pahalı yani. Konu çok detaylı, benim bilgim maalesef henüz yetersiz. Green cardlar geldikten sonra bu işlere de gireceğiz. Sizleri ilerleyen zamanlarda daha detaylı olarak bilgilendireceğiz.İlgili yazı için burayı okuyabilirsiniz.

6- Ev kiralama

Ev kiralama konusunda deneyimlerimizi buraya yazmam size nasıl bir katkısı olur bilemiyorum. Houston’a gelecek olanlar için iyi bir kaynak olur ancak buradaki emlak piyasası anladığım kadarıyla ABD geneli için bir norm teşkil etmiyor. Bu sebepten genel olarak bir anlatım yapayım. Olur da Houston özelinde soruları olan dostlar olursa aşağıdaki yorum kısmından bizimle iletişime geçebilirler.

Site diyebileceğimiz tarzda bir komplekste ev bakıyorduk. TR’den ayrılmadan önce kafamızda belli mahalleler ve bir rakam aralığı vardı. Bunu belirlerken 3 unsura baktık: 1- Merkeze uzaklık 2- Suç oranları 3- Doğal afet vurma riski haritaları. Bu 3 kıstas detaylarına giremeyeceğim sebeplerden dolayı bu şehir için çok önemli. Her şehrin hassas noktaları vardır. Bunları araştırıp bilmekte fayda var. Buraya geldikten sonra hedef mahalleleri ve siteleri gezdik. Gezmeden önce bir telefon etmenizde fayda var, internette var gözüken daireler çoktan kiralanmış ya da istediğiniz özelliklere sahip olmayabiliyor. Sonuç olarak bir 10 ev ziyaretinden sonra içimize sinen bir ev oldu ve tutmaya karar verdik. Bize başvuru formu doldurttular. Formda gelirimiz, mevcut mal varlığımız gibi sorular da vardı. SSN numaramız da soruldu ancak o tarihlerde elimizde olmadığı için biz boş bıraktık. Sanki işe alınıyormuş gibi bize bir Background Check yaptılar, ve bu ülkeye yeni geldiğimiz için tabiiki de hiçbir şey bulamadılar. Bizden mali kaynaklarımızı göstermemizi rica ettiler biz de internet bankacılığından mevcut paramızı gösterdik. Şirket politikası olarak ilk 6 kirayı ödeyebilecek kadar kaynağı olanı siteye kabul ediyorlarmış. Dolayısıyla tebrikler dediler, onayladılar. Bir sürü kağıt imzaladık. Online formlar doldurduk. İlk ayın kirasını, admistration ve application fee ile depozitoyu ödettiler, ama sigortasını yaptırmadan ve elektriğini bağlatmadan anahtarı vermediler. Onları aşağıda ayrı bir başlıkta anlatacağım.

7- Eve elektrik bağlatma

Evlerdeki faturalı kaynaklar genelde siteden siteye göre değişiklik gösteriyor. Bazısında su kiraya dahilken bazısında aidata dahil oluyor bazısı da diyor ki tamamen kendi adına fatura açtıracaksın. Dolayısıyla evle ilgili el sıkışmadan önce bu detayları tek tek konunşmak lazım. Gerçi hoş siz sormadan onlar hepsini anlatıyor ama yine de atlayabilirler insanlık hali. Bizim durumda bir tek ayrıca elektrik bağlatmamız lazımdı. Bu işlemi yapmak tamamen online. Kimseyle muhattap olmanıza gerek yok. İşlemleri buradan yapıyorsunuz. Dikkat edilmesi gereken bir kaç unsur var. 1- Fiyatlar Kilowatt başına 0,0X-0,XX dolar şeklinde 2- Süreye göre kilowatt başına fiyatı farklılık gösteriyor 3- Taksi gibi düşünürsek ayrıca bir de aylık açılış ücreti gibi bir şey var 4- Cayma bedeli de markadan markaya değişiklik gösteriyor 5- SSN numaramız olmadığı için bizden ciddi bir depozito aldılar, Allahtan iade edilebilir bir şey. Size tavsiyem mutlaka bölgenizi bilen birine danışın. Hem en uygun markayı size söyleyebilir, hem de ayrıca banka hesabı açmada bahsettiğim yönlendirme desteği gibi şeyler elektrik şirketlerinde de mevcut. Son olarak firmalar düzenli ödeme yapan müşterilerine çeşitli hediyeler veriyor. Bu programlara dahil olmayı da atlamayın.

8- Kiracı Sigortası

Evin anahtarını almadan halletmemiz gerek son şey, kiracı sigortasıydı. Buna renters insurance diyorlar. Aslında sadece evi kiralarken var olması gereken bir şey. Evi tuttuktan sonra iptal etmek sizin elinizde. Bu işi yapan yüzlerce firma var. Bunlar araba sigortası yapan firmalarla aynı da olabiliyor.Biz esurance firmasını kullandık. Sigorta primi aylık 15 dolara kadar inebiliyor. Yine online yapılıp kolayca aradan çıkan bir olay. Aslında uygarca bir şey, evde hırsızlık olursa, yangın çıkarsa ya da ne bileyim bir şeyler kırılır dökülürse belli bir limite kadar sigorta karşılıyor. Ama Türküz işte, biz anlamayız bu işleri 🙂 Neyse, hem sigorta için hem de elektrik bağlatmak için bir banka kartı ya da banka hesabı yeterli. Eğer yoksa Türkiye’den getirdiğiniz kredi kartlarınızı da kullanabilirsiniz.

9- Eve internet, tv ve telefon hizmeti alma

Farklı farklı şirketlerin değişik değişik paketleri var. Öncelikle kontrol etmeniz gereken şey oturduğunuz adrese hangi şirketler hizmet veriyor. Bunu kontrol etmek için girmeniz gereken site şu. Bulunduğunuz adrese hizmet veren şirketlerin sitelerine girip istediğiniz ürünler için detaylı araştırma yapabilirsiniz. İnternet için genelde en önemli şey indirme hızı (En iyi 10 internet hizmeti sırlaması için bu linke tıklayın). Tv içinse kanal sayısı. Genel olarak buralarda ev telefonuna ihtiyaç olmuyor. Ancak TR’de konuşmak istediğiniz kişiler internet kullanmıyorsa, ev telefonu düşünebilirsiniz. Yoksa whatsapp, skype, hangout, facetime gibi bir sürü online program var. Görüntülü ya da sesli olarak ücretsiz görüşme zaten mümkün. Bu konuda en çok dikkat etmeniz gereken şey yine taahhüt konusu. Biz kimseye 1 ya da 2 yıllık taahhüt vermek istemediğimiz için tercihimizi ona göre yaptık. Yalnız unutmayın, taahhütsüz olunca servis fiyatları daha yüksek oluyor.

10- Green Card teslim alma

Daha önce Amerika’ya giriş yazısında anlattığım üzere, ABD’ye girişte en güncel adresinizi polis memurlarına veriyorsunuz. Bu adres gerçekten kalacağınız adres de olabilir, arkadaşınızın veya akrabanızın adresi bir adresi olabilir. Giriş yaptığınız andan itibaren eğer Uscis Ücretini ödediyseniz ( bilgi için burayı tıklayın ) kartınız basım için işleme konacaktır. Kartın ne kadar sürede verdiğiniz adrese ulaşacağı ile ilgili bir tahmin yapmak kolay değil. Bize polis memuru 3 aya kadar gelir demişti ama biz 45 günde aldık kartları. Yani kendinizi psikolojik olarak 2 aya göre hazırlarsanız daha rahat edersiniz. Kartınızın basım durumunu takip etmek için bu linke girip receipt numberınızı girmeniz gerekiyor(bu numara yine bu linkte anlatılıyor). Numaraları girdiğinizde eğer [ Validation Error(s) You must correct the following error(s) before proceeding: •User-Defined Error ] diye bir hata alıyorsunuz, panik yapmayın kartınız daha basılmamış demektir. Kart basılmadığı için aklınıza başka hiçbir soru işareti gelmesine gerek yok. Sadece ve sadece kart basılmadı. Durum kontrol ekranında aşağıdaki gibi bir bilgi çıkarsa zaten kart postaya verilmiş demektir. Kartın basım tarihi ile bu sayfanın olumlu bir sonuç vermesi birbirine çok yakın tarihlere denk geliyor. Yani size sonuç çıkar çıkmaz kart belki de posta kutusuna çoktan girmiş olacak. O yüzden sabırla beklemekte fayda var. Zarftan kartı alıp cüzdanınıza koyabilirsiniz. Başka yapmanız gereken bir şey kalmamış oluyor.

Kart postaya verilince çıkan ekran. Kargo takip numarası ve linki de içinde mevcut.

Bizim için böyle bir ihtiyaç olmadıysa da eğer olur da bu süre 3 ayı bulursa Uscis’le temasa geçmek ve receipt numberlara göre sorgu yapmak gerekebilir.

11- Ehliyet Alma

Ehliyet almak için hem social security number’a hem de green card’a ihtiyacınız var. Öbür türlü alamazsınız demiyorum ama ehliyet geçerlilik tarihinde sorun yaşayabilirsiniz. Green cardı gelmeden ehliyet alan bir vatandaşın sadece 2 hafta geçerli ehliyet aldığını bir kaynaktan okumuştum. Aslında TR’deki ehliyetiniz ABD’de geçerli ancak bunun ne kadar süreyle geçerli olduğunu anlamak için kendi eyaletinizin DMV sayfasından bilgi edinmeniz gerekiyor. Yeni ehliyetinizi prensip olarak bu süre dolmadan oturduğunuz eyaletten almanız önemli. Ancak bizim durumumuzda olduğu gibi her şey yolunda gitmeyebilir. Şöyle anlatayım; green card geldikten sonra ilk iş olarak ehliyet için ilgili ofise gittik. Yazılı sınavı geçtik ancak direksiyon sınavı için bize 2 ay sonrasına tarih verdiler. Şuanda bu noktada biraz sıkıntı içindeyiz ancak çok de önemli değil çünkü burada kurallara uyduğunuz sürece polislerle karşılaşmıyorsunuz. Yani GBT ya da rastgele alkol kontrolü gibi şeyler yok. Tabii ki Allah korusun kazadır, tersliktir olabilir. Dolayısıyla tam anlamıyla doğru ve düzgün olmakta fayda var. Yazılı sınav için örnek soruları internette bulabilirsiniz. Zaten aşağı yukarı aynı sorular geliyor. Direksyion sınavı için de bir şey söyleyemeyeceğim çünkü ben de hala girmedim. Tüm deneyimimiz için burayı okuyabilirsiniz.

12- Ev gereçleri ve Mobilya

Ev gereçleri genel olarak burada nispeten ucuz. Fiyatları gördüğümüz zaman kaliteden şüphe ettiğimiz oldu ancak yanıldık. Mesela 12 parça tencere tava setini 29 dolara, 6’lı tabak setini 10 dolara vs. gibi alınca mutfak gereçlerini çok kısa sürede tamamladık ve ürünlerden hep memnun kaldık. Yalnız asla unutmayın, burada hiç bir market “kesinlikle daha hesaplıdır” diye bir şey yok. Hani TR’de bir BİM fenomeni var ne alırsan al kesinlikle rakiplere göre daha hesaplıdır, burada o yok işte. Walmart’ta bir çok şey ucuzken, körü körüne buradan aldığınız bir şey İkea’dan pahalıya gelebilir ya da tam tersi… Market sayısı inanılmaz derecede çok ve şirketler ve fiyatlar bölgelere göre de ayrıca değişiklik gösteriyor. Dolayısıyla gözünüzü açık tutun, interneti iyi kullanın. Hatta mümkünse direkt internetten satın alıp eve ya da size en yakın markete gönderttirin çünkü online fiyatlar mağazadan daha iyi olabiliyor. Bununla birlikte eğer bavulunuzda yer varsa, üşenmeyin ufak tefek şeyleri atın içine, yanınızda getirin. Mesela ufak bir sökük için 5 dolara dikiş seti almak ya da tek seferlik acil bir işlem için 7 dolara ayakkabı boyası almak ilk günlerde yeni göçmenimize koyabiliyor 🙂

Elektrikli ürünlerde durum biraz değişik. Evet Samsung, LG, HP gibi bazı ortak markalar var ama elektronikte burada markalar Avrupa’yla %80 alakasız. Mağazaya gitmeden alacağınız ürün tipinin genel özellikleriyle azıcık haşir neşir olursanız, mağazadaki çeşitlilikle birlikte bir anda ürün uzmanı olup çıkıyorsunuz. Ayrıca mağazada yardımcı da oluyorlar. İnternette almaya karar verdiğiniz ürünün yorumlarını mutlaka okuyun. Walmart’ın bestbuy’ın, amazon’un, radioshack’ın siteleri ürün yorumu kaynıyor. Çok ilginç derecede düşük fiyatlara inanılmaz TVler, laptoplar, elektrik süpürgeleri, mutfak robotları almak mümkün. Ve tabii her zaman memnun kalmazsanız belli bir süre içerisinde sorgusuz sualsiz iade edebiliyorsunuz.

Ev gereçlerinden farklı olarak, mobilyalarda fiyatlar burada biraz absürt. Tek berjerin en ucuzu 350 dolarken, 3’lü koltuğun çekyat versiyonları 1500 dolara kadar çıkabiliyor. Hadi bir salon düzelim deyince 3000 dolara çıkmak istemediğimizden farklı arayışlara girdik. Öncelikle İkea’ya sardırdık. Dayanıklı ürünlerde fiyatların çok farklı olmadığını görünce, mahalli mobilyacılara merak sardık. Fiyatlar daha da arttı. O zaman gerek yok almayalım demişken televizyonda ev mobilyası kiralayan Cort isimli bir markanın reklamını gördük. Araştırınca ikinci el eşyalarını inanılmaz ucuza sattıklarını gördüm ve en yakın mağazaya gittik. 6 parça salonu 500 dolara satın aldık ki bu rakam İkea’dan bile ulaşılması zor bir rakam. Memnun musunuz diye sorarsanız, eşim de ben de gelen misafirler de memnun cevabını gönül rahatlığıyla verebilirim. Bunun dışında yatak odası için İkea’dan , yemek odasını da Walmart’dan online aldık.

13- TC İkametgahını Taşıma

Yapmanız gereken en basit ve en anlamlı işlerden bir tanesi. Asla atlamayın, çünkü Türkiye’de Genel Sağlık Sigortası diye bir tuzak var, 1 ay içinde SGK primi yatmayanları habersiz borçlandırıyor. Bunu önlemenin en sağlam yolu da adresinizi TR’den ABD’ye taşımak. Bunun dışında askerlik ve emeklilik işlemleri için de bu işlem gerekli olabilir. Nasıl yapıyoruz? En yakın TC Başkonsolosluğu’nu internetten buluyoruz, atlayıp gidiyoruz. Houston’daki başkonsolosluk haftaiçi günleri saat 09.00 ile 14.00 arası kapılarını vatandaşlarımıza açıyor durumda. Size verecekleri formu doldurmanız ve yanınızda TC kimlik numarası yazan bir belgeyi göstermeniz yeterli. Görevli değişiklik için sizin doldurduğunuz kağıdı imzalayıp alt kısmını yırtarak size geri veriyor. Herhangi bir ücret yok. Hayırlı olsun.

**Başvuru aşamasından, ABD’de yeni hayatınızı kuracağınız o heyecan dolu günlere kadar aklınıza gelebilecek her türlü konuda sizlere destek olmak isteriz. Hizmetlerimizle ilgili bilgi almak için bu linke tıklayın.